AVRUPA PARLAMENTO ÜYELERİNDEN ÇALIŞMA BAKANI ÖMER DİNÇER´E MEKTUP

06.06.2011

AVRUPA PARLAMENTO ÜYELERİNDEN ÇALIŞMA BAKANI ÖMER DİNÇER´E MEKTUP

Avrupa Parlamento üyeleri , Ankara'da 1 Nisan 2010'da yaptıkları eylem ve eyleme destek verdikleri gerekçesiyle yargılanan 111 sendikacı hakkında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer'e mektup göndermiştir.

Avrupa Parlamento üyeleri tarafından gönderilen uyarı mektubunun Türkçe ve İngilizce metni aşağıda verilmiştir.

Değerli Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı,

Sayın Dinçer,

TEKGIDA-İŞ Sendikası Genel Başkanı Mustafa Türkel, diğer yerel yöneticiler, 12 şube başkanı, eski ve önceki DİSK başkanı, KESK başkanları , diğer sendika ve eylemcileri kapsayan 111 Sendika lideri, üyeler ve destek verenler hakkında açılan dava nedeniyle size hitap etmekte olduğumuzu belirtmek isteriz.

Bu açılan dava hakkında duyduğumuz endişeyi belirtmek isteriz ve bu vesile ile sendika yetkililerine karşı açılan davadan vazgeçilmesi yönünde hükümetinize çağrıda bulunuyoruz.

Yaklaşık 1,5 yıldır, Türkiye 'de yükselen cesur sendikal hareket uluslarası camiada büyük bir dikkat çekmiş ve sempati uyandırmıştır. 2010 yılı 1 Mayıs'ta Taksim'de 250.000 işçinin barış içinde biraraya gelmesi bazı kesimlerce Türk demokrasi tarihinde bir dönüm noktası olarak büyük ölçüde kabul görmüştür. Geçtiğimiz aylarda, işten çıkarılan 12.000 Tekel işçisi ve ailelerinin sosyal hakları için göstermiş olduğu direniş bütün ülkeye yayılmıştır. Kuşkusuz bu mücadele Türk işçi hareketine sembolik olarak yüsek bir değer katmasının yanısıra, aynı zamanda sivil toplumun meşru hak ve çıkarlarının ifade edilmesine imkan sağlamıştır.

Biz, Avrupa Parlamentosu üyeleri olarak demokrasinin ve güçler ayrılığının büyük ölçüde aktif ve örgütlenmiş sivil toplumun varlığına bağlı olduğunu inanmaktayız. Biz demokrasinin vatandaşların çoğunun ilgisine ve buna kendine adamasına bağlı olduğuna inanmaktayız. Modern ülkelerde, Türkiye gibi bağımsız işçi sendikaları , önemli ve sivil toplumun ayrılmaz bir parçası olarak görülmektedir.

Şu an, Ankara Savcılığı tarafından 111 sendika yetkilisine karşı , 5 yıl hapis cezası istemiyle dava açıldığına ilişkin haberi kötü bir süpriz olarak öğrenmiş bulunmaktayız. Böyle kitlesel davaların ki 1 Nisan 2010 tarihinde Ankarada Tekel çalışanlarının gösterisinde olduğu gibi, tamamen yasal bir şekilde protestoda bulunan vatandaşları suçlu olarak yargılamanın Türkiye Cumhuriyetinin demokratikleşmesine ciddi bir zarar vereceğinden endişe duymaktayız.

Sendikal hareketin bu şekilde yargılanması, 87 Sayılı İLO Sözleşmesiyle tanınan, çalışanların bu tür eylemleri uluslarası norm ve standartlarda serbestçe yapabilme hakkını açıkça ihlal etmektir.

Bütün bu belirtilen sebeplerden ötürü, hükümetinize, ivedilikle bütün bu sendika yetkililerine karşı yapılan suçlamaların kayıtsız ve şartsız bir şekilde geri çekilmesi ve Türk işçi sendikalarının şiddet ve baskı olmaksızın faaliyetlerini yerine getirebilme hakkını kullanmalarının sağlanması konusunda çağrıda bulunmaktayız.

Bizim görüşümüze göre devletin görevi, işçi sendikalarının faaliyetlerini cezalandırmak yerine çalışanların haklarını korumak ve geliştirmektir.

Sizden bu konuyla ilgili olarak harekete geçmenizi ve yorumlarınızı beklemekteyiz.

Saygılarımızla,

Jürgen KLUTE, Avrupa Parlamentosu üyesi (Almanya)

Bart STAES, Avrupa Parlamentosu üyesi (Belçika)

Eva-Britt SVENSSON, Avrupa Parlamentosu üyesi (İsveç)

Nikolaos CHOUNTIS, Avrupa Parlamentosu üyesi (Yunanistan)

Willy MEYER PLEITE, Avrupa Parlamentosu üyesi (İspanya)

Helmut SCHOLZ, Avrupa Parlamentosu üyesi (Almanya)

Marie-Christine VERGIAT, Avrupa Parlamentosu üyesi (Fransa)

Rui TAVARES, Avrupa Parlamentosu üyesi (Portekiz)

Paul MURPHY, Avrupa Parlamentosu üyesi (İrlanda)